Teknik Direktörümüz Samet Aybaba TSYD Bursa Şubesinin düzenlediği kahvaltı organizasyonuna katıldı.
TSYD Bursa Şubesinde düzenlenen kahvaltı organizasyonuna katılan Teknik Direktörümüz Samet Aybaba açıklamalarda bulundu.
Bursa’nın bir futbol şehri olduğunu vurgulayan Samet Aybaba şunları söyledi; “Burası bir futbol şehri. Futbolu yaşayan bir şehir, o nedenle birlikte bir şeyleri doğru yapmaya çalışırsak birlikte planlar, doğru söylemleri doğru yansıtırsak hem buradaki futbolu geliştirmiş oluruz hem de Bursaspor’u daha yukarıya oynayan şampiyonluk unvanını devam ettiren bir takım haline getiririz. Sizlerle birlikte olmak keyifli.”
Samet Aybaba, milli takımdaki oyuncularımız ile ilgili soruya ise şu cevabı verdi; “Acayip mutluyum. 21 yaşında kaptanımız milli takımda, onun dışında 23 yaşındaki kalecimiz milli takımda. Aytaç da milli takıma katıldı, o da mesafe kat etti. Bunlar çok keyifli şeyler, keşke sayı daha da artsa. İnanılmaz keyif verici bir şey. Diğer arkadaşlarımızın da şevki ve isteği artıyor. Aytaç çok iyi bir oyuncudur, karakterlidir ben ona takılırım hep, arkadaşlara diyorum Aytaç bile milli takıma gitti siz hala ne duruyorsunuz diye. Onun için çok mutluyum. Yeni keşifler yapmak zorundayız, artık yeni bir oluşum var milli takımda. Milli takımın başında kim olursa olsun destek vermek zorundayız. İnşallah iyi gider. Bizim oyuncularımız da orada işini iyi yapar. Hem futbolumuz hem de milli takımımız gelişir.”
Şuanda milli takımda bulunan ve altyapımızdan çıkan oyuncuların hatırlatılması üzerine Aybaba şöyle devam etti; “Futbol şehirleri Bursa, Eskişehir, Trabzon var. Bunlar futbol şehirleri. Buradaki insanlar futbol ile yaşıyor. Özellikle Bursa’da oyuncu kalitesi çok yüksek. Fiziksel anlamda ve mental anlamda da yüksek. Vakıfköy’de sistemi geliştirebilirsek sayı daha da artar. Ben oyuncularımızın çoğunun yurtdışında olmasını istiyorum. İçeride sıkıştılar, yurtdışına gitsin orada oynasınlar. Bu yetenek şehrin içerisinde var. Eğer doğru kullanılırsa bu rakamlardan daha yükseğini düşünüyorum ben.”
U21 Milli takımına, takımımızdan oyuncu alınmaması üzerine ise; “Ben U21 Teknik Direktörünü aradım ben. Oyuncularla ilgili konuşuyoruz, bilgi aldım. Biz oyuncularımızla konuşacağız. Sadece bir teknik adamın yorumlamaya çalıştığı bir şeyin olmadığını anlatmaya çalışıyoruz ki oyuncumuzun da bu arada ne yaptığı çok önemli. Onun için oyuncularımızla da konuşuyoruz, teknik adamla da konuşuyoruz. Alt yaş gruplarında çok oyuncumuz var. Onlar da gelişecek, her şey iyi gidiyor.”
Şuanda şikayetçi olduğunuz bir durum var mı sorusuna ise Aybaba şu yanıtı verdi; “Bizim şu anda şikayetçi olduğumuz tek şey var, bir şeyleri doğru yapmaya çalışırken bunların puana yansımaması. Sabah akşam keşke diyoruz puana da yansısaydı. Şimdi çok daha farklı şeyler konuşuyor olurduk ama bunu geliştirmek zorundayız.
Bir şehir takımı alıyoruz içerisinde bir sürü şeyleri var, farklılıkları var onların. Bizim üretmemiz lazım, teknik direktörünü, futbolcusunu bizim organize etmemiz lazım olmuyor yapamıyoruz. O çevrenin içerisinde taraftar grubu ortaya çıkıyor, yönetimde karşı çıkan grup oluyor. Biz doğru planlayamıyoruz her şeyi. Oyuncu kadrosunu geliştirmek için biz bir hamle yapamıyorsak pilot takımın sadece adı kalıyor. Sonuçta size bağlı olacak, orayı siz yöneteceksiniz. Sizin teknik adamınız, sizin yöneticiniz olacak. Ülkemizde bunu başaramadık.
İlk 10 içerisinde bulunalım istiyoruz. Bursa’da şunu yapamazsınız; savunan, ne yaptığını bilmeyen bir tane gidince de gol atıp üç puanı alıp mutlu olan bir yer olmaz. Onun için biz puan anlamında gelişirken, futbol anlamında da gelişmek zorundayız. Büyük bir futbol şehrine yakışan bir oyun oynamak zorundayız. Sıkıntılarımızın çoğu buradan kaynaklanıyor. Çünkü oyuncularımızın bazıları buna yetmiyor. Eğer biz böyle bir futbol şehrine yakışan bir takım olalım demeseydik belki 4-5 puanımız daha olabilirdi. Bursaspor’un şu an düştüğü yerden çıkışı ancak futbol ile olur diye düşünüyorum. Futbolunu geliştirerek, daha iyi oynayarak, daha çok pozisyona girerek daha coşkulu oynayarak. Diğer takımları görüyorsunuz bazı maçları seyrettiğinizde pozisyona dahi girmeden maç kazanıyorlar. Bu da sadece futboldan zaman çalar. İstikrarlı bir futbol kalitesini ortaya koymak için, buna ayak uydurmak için önce futbol. Benim planladığım şey bu. İstekli, coşkulu tek düşüncesi futbol olan istekli bir kadro. Oyuncularımdan bu konuda çok mutluyum. İstediklerimizi yapıyorlar. Hepiniz biliyorsunuz, sınırı ne kadar ne kadar yapabilirler. Maçlardan sonra üzülüyoruz tabii ki niye olmadı diye, birkaç gün sonra özeleştirimizi yaptığımızda neden olmadığını anlıyoruz.
Biz futbol adamıyız, iyi şeyler yapmaya çalışıyoruz iyi şeyler yapmaya çalışırken hatalar da yapabiliyoruz. Önemli olan çabuk toparlayabilmek. Futbol adına hep bir şeyleri geliştirmek adına çabalıyoruz. Futbolcularımız da sevgiyi, saygıyı, iletişimi gördüğünde daha keyifli oynuyorlar. Zaten futbol takımları böyle olmazsa kenetlenemez. Sonuçta ne olursa olsun birlikte hareket etmediğin sürece takım olma unvanını kazanamazsın. Tabii bazı oyuncularımızı anlayamıyoruz. Bazı oyuncularımızla birebir konuşuyorum, aileleri ile konuşuyorum çünkü futbola kazandırmak istiyoruz. Sonra arkaya baktığımızda neyi doğru neyi yanlış yaptık bakıyoruz, özeleştiri yapmadığınız zaman zaten belli bir yerde duramayız.”
Jires Kembo ile ilgili soruyu yanıtlayan Teknik Direktörümüz Samet Aybaba şöyle konuştu; “Bir kere şöyle bir şey var, teknik direktör hiçbir oyuncu ile farklı bir diyaloğa girmez. Jires Kembo bizim oyuncumuz. Bundan ne kadar verim alabiliriz. Jires’i saha içerisinde görmediğimiz için onunla ilgili bir şey yapamıyoruz. Onda bu işi yapabilecek ne gayret var ne istek var hiçbir şey yok. 20-25 gündür de bizimle çıkmıyor, sakatlığım var diyor. Antrenmana çıkmayan oyuncuyu siz oynatır mısınız? Jires’in sorunları var, 4-5 kez karşılıklı oturup konuştuk. Bunu geliştir hiç olmazsa işine saygın olsun dedik. Eğer onun içinde bu işi yapacağım hissi olsaydı biz onun üzerine giderdik. İşini yapanı biz çok severiz. İşini yapmayanı eleştiririz. Onunla çok uğraştım, en azından oyununun belli bir bölümünde, yetenekli bir oyuncu. Mesela Kasımpaşa maçında 2-1 geriye düştükten sonra işimizin zor olduğunu anladım. Çünkü bitirici oyuncumuz hemen hemen yok gibi.
Biz geriye düşmemeliyiz. Düşersek bu sıkıntıyı yaşarız. Doğal olarak seyirci baskısı var, biz buralarda zorlanıyoruz biraz. Mesela o türde bir oyuncu girer bir şey yapar, beklersiniz bir şeyler yapacak diye. Onun için bizimle diyaloğa girmesi lazım, sahada işini yapması lazım. ama onda hiçbiri yok. Herhalde zamanı geçireyim diyor. Ocak’a kadar ödemelerinle ilgili anlaşma yap kulüple sonra git hayatını doğru düzgün planla diyoruz hiçbir şeye yaklaşmıyor.”
Sakatlığı olan oyuncularımız ile ilgili ise şunları söyledi; “Elimizdeki mevcut oyuncularımızla mücadele edeceğiz. Sakho ve Stancu sakat, Umut var. Başka oyuncular var, onları düşünüyoruz. Yapmaya çalışacağız ama zor biraz. Sakho geldiğinde çok iyi performansla başlamıştı, sonra düştü. Belli bir işi yapmaya geldiniz, iyi başladınız, bence bu artarak devam etmeli. Sezon başında doğru takımı yapsak, keşke devre arası transfer yapmasak. Onu sadece yurt içerisindeki gelişen oyuncularda kullansak. Benim en çok mutlu olduğum şeylerden bir tanesi de Boluspor’dan gelen Umut’un duruşu ve katkısıyla Süper Lig oyuncusu gibi oldu. Puan sıralamasındaki yerimiz dışında herşey çok iyi gidiyor. Arkadaşlıkları çok iyi, birbirlerini destekliyor. Umut gibi oyuncularımızı ligin altından bulabilsek, onları geliştirebilsek. Onları kapabilmek daha kolay. Bizi anlayıp, işin içerisine girebiliyor. Devre arası transferi tamamen içe yönelik planlamak lazım.”